Mütercim Âsım Efendi’nin Hayatı
- 1755 doğumlu Ahmed Âsım Efendi, Antep Şer‘iyye Mahkemesi başkâtibi Mehmed Cenânî Efendi’nin oğlu olarak dünyaya gelir.
- Ailesi, Semerkantlı Şeyh Osman’ın soyundan gelir ve içinde şair, lugatçı ve hattat birçok şahsiyet bulunan tanınmış bir ailedir.
- Ahmed Âsım Antep’te iyi bir eğitim alır ve Arapça, hat ve dinî ilimleri öğrenir.
- Şiir ve edebiyatı babasından ve o sırada Antep’te olan Kilisli Rûhî Mustafa Efendi’den öğrenir.
- Antep Mahkemesi Kalemi’nde görev yaparken, tanınmış âlim ve şairlerin meclislerinde bulunur.
- 1788-89 yıllarında Antep mukātaası mutasarrıfı Battalzâde Mehmed Nûri Paşa’nın divan kâtibi olur.
- Mehmed Nûri Paşa ile saray arasında yaşanan sorunlar ve idam hükmü sonucu Antep’te çatışmalar başlar.
- Bu dönemde Âsım Efendi büyük sıkıntılar yaşar, mal ve servetini kaybeder ve Kilis’e kaçar.
- Kilis’te sekiz ay kadar kaldıktan sonra geçim sıkıntısı yüzünden ailesiyle kardeşlerini Antep’e gönderir.
- Kendisi ise 1789-90 yılında İstanbul’a hareket eder ve orada yeni bir hayata başlar.
- (1791-1797 yılları arasında Tibyân-ı Nâfi‘ der Terceme-i Burhân-i Kātı‘ adlı eseri tercüme eder ve III. Selim’e sunar.
- Selim, Âsım Efendi’ye çeşitli görevler, maaş ve ev ihsan eder.
- 1798’de Arapça öğrenmek isteyenler için Tuhfe-i Âsım adlı eseri yazar.
- 1800-1801 yıllarında III. Selim’in yardımıyla Mısır üzerinden Hicaz’a gider ve hocası Abdullah Necib Efendi ile görüşür.
- 1801-1802 yıllarında Antep’e ve Maraş’a gider, daha sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a döner ve Üsküdar’da Nuhkuyusu’ndaki evine yerleşir.
- İstanbul’da sıkıntılar yaşar, III. Selim ve II. Mahmud’dan yardım alır.
- 23 Şubat 1801 Molla Gürânî Mescidi’nde ders okutma ruhsatı alır.
- 1807 vak‘anüvis olarak atanır ve ölünceye kadar bu görevde kalır.
- 7 Mart 1814 Süleymaniye müderrisi iken Selânik kadılığına gönderilir.
- 27 Kasım 1819 İstanbul’da vebadan ölür ve Karacaahmet Mezarlığı’nda defnedilir.
Âsım Efendi, sözlükçülük, tarih ve şiir alanlarında önemli başarılara imza atmış, “Mütercim” unvanını almış ve çeşitli eserler kaleme almıştır.
Mütercim Âsım Efendi’nin Eserleri
Mütercim Âsım – Burhân-ı Kātı‘ Tercümesi (Kāmûsü’l-Acem)
- Burhân-ı Kātı‘ Tercümesi, Muhammed Hüseyin b. Halef-i Tebrîzî tarafından yazılan Farsça sözlüğün tercümesidir.
- Âsım Efendi eseri, Kāmûsü’l-Acem olarak isimlendirir, ancak daha yaygın olarak Burhân-ı Kātı‘ Tercümesi olarak anılır.
- Sözlük, Farsça kelimelerle birlikte astronomi, astroloji, felsefe, tasavvuf ve hendese gibi ilimlere dair bilgileri de içerir.
- Âsım Efendi tercümeyi yaparken sadece aslına bağlı kalmamış, otuzdan fazla sözlükten yararlanarak eseri farklı bir tertibe sokmuştur.
- Eserin birçok yazma nüshası bulunmaktadır.
- Burhân-ı Kātı‘ Tercümesi birkaç defa basılmıştır.
Mütercim Âsım – Kāmus Tercümesi
- Kāmus Tercümesi, Fîrûzâbâdî’nin el-Ḳāmûsü’l-muḥîṭ adlı Arapça sözlüğünün Türkçeye tercümesidir.
- Bu büyük çalışmayı Mütercim Âsım Efendi’ye, Medine’de iken hocası Abdullah Necib Efendi tavsiye etmiştir.
- Eser, beş yılda tamamlanmış ve 1814’te II. Mahmud’a takdim edilmiştir.
- Âsım Efendi, el-Ḳāmûs’u çevirirken Murtazâ ez-Zebîdî’nin Tâcü’l-ʿarûs adlı şerhinden de faydalanmıştır.
- Eserde, âyet, hadis ve şiir örnekleri verilmiştir ve el-Muḥkem, el-ʿUbâb gibi kaynaklardan yeni kelimeler ve anlamlar eklenmiştir.
- Âsım Efendi, tercümesinde Arapça kelimelere Türkçe karşılık bulmakta büyük gayret ve titizlik göstermiştir; bu nedenle eser, Türkçe’nin de zengin bir sözlüğü niteliğindedir.
- Özellikle bitki ve hayvan adları gibi bilinmesi güç kelimelerin tesbitinde yöre ağızlarından da yararlanmıştır.
Mütercim Âsım – Tuhfe-i Âsım
- Tuhfe-i Âsım, Arapça öğrenmek isteyenler için hazırlanan manzum bir sözlüktür.
- Eser, Bulak’ta 1254’te basılmıştır.
- Tuhfe-i Âsım, toplamda 1251 beyitten oluşmaktadır.
- Eserin girişinde iki mesnevi, alfabenin her harfiyle kafiyeli altmış altı kıta ve sonunda üç mesnevi bulunmaktadır.
- Tuhfe-i Âsım, tarif edilen eşyanın mâna ve medlûlüne göre fasıllara ayrılmıştır.
Mütercim Âsım Tarih Eseri
- Mütercim Âsım Efendi, vak’anüvislik görevine 8 Ocak 1808 tarihinde getirilmiştir.
- Eserini 1804 yılından başlatarak, selefleri Pertev ve Âmir efendilerin müsveddelerini kullanmıştır.
- Dîvân-ı Hümâyun kalemlerinden çıkardığı malzemeyle de eserini zenginleştirmiştir.
- 1804-1806 yılları arası olayları yazmış ve sadârete sunmuştur, ancak Alemdar Vak’ası’nda eser yanmıştır.
- Mahmud, Âsım Efendi’yi III. Selim’in hal’inden itibaren olayları yazmakla görevlendirmiştir.
- Tarih eseri, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde kayıtlı yazma olarak muhtemelen mevcuttur.
- Mahmud, eseri beğenerek müellifi taltif etmiştir ve Âsım Efendi’nin geçim sıkıntısı giderilmiştir.
- Vekâyi’nâmesini II. Mahmud’un cülûsuna kadar getirmiş ve kalan on iki yıllık zabıt müsveddelerini halefi Şânîzâde Mehmed Atâullah’a devretmiştir.
- Mütercim Âsım, 1804-1807 vekâyi’nâmesinin ardından yirmi beşer cüz halinde iki cilt daha sunmuştur.
- Eser, Mısırlı Mustafa Fâzıl Paşa’nın ön ayak olmasıyla basılmış ve müellif tarafından yapılan ilâveler ve bazı kişilerin eklemeleri de yer almaktadır.
- Matbu metnin ilk cildi Abdürrahim Muhib Efendi’nin Fransa’ya elçi tayininden III. Selim devri sonlarına kadar gelmekte, II. cildi Kabakçı isyanı, III. Selim’in hal’i, IV. Mustafa dönemi ve II. Mahmud’un cülûsu olaylarını ele almaktadır.
- Cevdet Paşa, Mütercim Âsım’ın Târih’ini kaynak olarak kullanmış, iktibaslarda bulunmuş ve zaman zaman tenkit etmiştir.
- Âsım Efendi, olayları klasik vekâyi’nâme geleneğine bağlı kalarak rûznâme tarzında yazmış ve yer yer eleştiri ve yorumlarla gerçek bir tarihçi portresi çizmiştir.
Mütercim Âsım – Merahu’l-meâlî fî şerhi’l-Emâlî
Merahu’l-meâlî fî şerhi’l-Emâlî, Mütercim Âsım Efendi tarafından kaleme alınan bir eserdir. Bu çalışma, Ali b. Osman el-Ûşî’nin kelam ilmine dair yazdığı el-Emâlî adlı eserine yapılan bir şerhtir (yorum ve açıklama). Eser, iki farklı tarihte İstanbul’da basılmıştır: 1266 ve 1304 Hicri. Ayrıca, bu şerh, III. Selim’e sunulmuştur.
Mütercim Âsım – Terceme-i Siyer-i Halebî
Terceme-i Siyer-i Halebî, Mütercim Âsım Efendi tarafından yapılan bir tercüme ve açıklamadır. Bu eser, İbrâhim b. Mustafa el-Halebî el-Mudarî’nin Naẓmü’s-sîre adlı 63 beyitlik çalışmasının Türkçeye çevirisidir. Tercüme, Kahire’de 1248 Hicri yılında basılmıştır. Eser, bazı müellifler tarafından yanlışlıkla Nûreddin el-Halebî’ye atfedilmiştir. Terceme-i Siyer-i Halebî, III. Selim’e sunulmuş bir çalışmadır.
Mütercim Âsım – Makāle-i İstibsâr-âmiz der Beyân-ı Âmeden-i İngiliz
- 16 varaktan oluşmaktadır.
- İngilizlerin İstanbul’a gelişini tasvir etmektedir.
- Şefiknâme‘ye nazîre olarak yazılmış gibidir.
- Âsım Efendi’nin el yazısıyla olan müsvedde, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde kayıtlıdır, daha önce Fâtih Millet Kütüphanesi’nde olduğu düşünülse de bu durum doğru değildir.
Mütercim Âsım – Terceme-i Mazharu’t-takdîs bi-hurûci’l-Fransîs
- Abdurrahman b. Hasan el-Cebertî’nin Mısır’ın Napolyon Bonapart tarafından işgalini anlatan eserinin Türkçe çevirisidir.
- İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde kayıtlı nüshaları bulunmaktadır.
- Farklı nüshalarda, eserin Seyyid Ahmed Âsım veya Reîsületıbbâ Mustafa Behcet Efendi tarafından tercüme edildiği belirtilmektedir.
- Tüm nüshalar kelimesi kelimesine aynıdır.
- Eser, Mustafa Behcet Efendi tarafından tercüme edildiği belirtilerek Rûznâme-i Cerîde-i Havâdis‘in 171-201. nüshalarında yayımlanmıştır.
Mütercim Âsım Efendi’nin Edebi Kişiliği
- Mütercim Âsım Efendi, Osmanlı İmparatorluğu’nun 18. ve 19. yüzyıllarındaki önemli edebiyat ve bilim adamlarından biridir.
- Çok yönlü bir ilim adamı: Âsım Efendi, farklı alanlarda eserler vermiş ve çeviriler yaparak döneminin önemli bir bilim ve kültür adamı haline gelmiştir. Felsefe, kelâm, tarih, dilbilim ve sözlük alanlarında çalışmalar yapmıştır.
- Başarılı bir mütercim: Âsım Efendi’nin en önemli özelliği, çeviri alanında gösterdiği başarılardır. Farsça ve Arapça eserleri Türkçeye çevirerek hem kültürel hem de bilimsel bir köprü görevi görmüştür.
- Titiz bir araştırmacı: Çalışmalarında ve çevirilerinde büyük bir titizlik ve dikkat göstermiştir. Çevirilerinde sadece asıl metne bağlı kalmamış, aynı zamanda başka sözlük ve kaynaklardan da yararlanarak eserlerine daha geniş bir perspektif kazandırmıştır.
- Edebi zevk ve üslup sahibi: Âsım Efendi’nin eserleri, döneminin edebi zevk ve üslubunu yansıtır. Özellikle şiir ve nazım alanında başarılı örnekler vermiştir.
- Eğitimci ve öğretmen: Âsım Efendi, döneminde öğrencilere ve genç nesillere eğitim ve öğretim konularında rehberlik etmiştir. Eserleri, özellikle dil ve edebiyat alanlarında döneminin öğrencileri için önemli kaynaklar olmuştur.
- Yenilikçi ve reformist: ve 19. yüzyıl Osmanlı düşünce ve kültür hayatında önemli değişim ve yeniliklerin yaşandığı bir dönemde yaşayan Âsım Efendi, bu yeniliklere açık bir ilim adamı olarak bilinir. Özellikle Batı düşüncesi ve bilimiyle ilgili eserlerin çevirileri ve yeni bilgi alanlarının Osmanlı kültürüne kazandırılması konusunda önemli katkıları olmuştur.
Mütercim Âsım Efendi’nin Hastalığı ve Ölümü
Mütercim Âsım Efendi’nin son dönemlerinde sağlık sorunlarıyla mücadele ettiği bilinmektedir. Özellikle yaşlılık döneminde sağlık durumu giderek kötüleşmiş ve bu durum çalışmalarına da yansımıştır.
Hastalığı ve ölümü hakkında detaylı bilgi olmamakla birlikte, 1832 yılında İstanbul’da vefat ettiği bilinmektedir. Mütercim Âsım Efendi’nin ölümünden sonra eserleri ve bilimsel katkıları, döneminin ve sonraki dönemlerin Osmanlı ilim ve kültür dünyası için önemli bir miras olarak kabul edilmiştir.
Mütercim Âsım Efendi’nin vebadan öldüğüne dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, 19. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşanan veba salgınları dikkate alındığında, bu durum mümkün olabilir. Yine de, hastalığı ve ölümüne dair detaylı bilgiler eksik olduğu için kesin bir yargıya varmak zordur.
Henüz Hiç Yorum Yapılmamış